Ayetler

Deizme Giden Yol

Allah Nisa seksen ikinci ayette şöyle diyor; Kur’an’daki ilişkiler ağına bakmazlar mı? Eğer Allah'tan başkasından gelseydi, onda çok sayıda çelişki bulurlardı. Bu ayete göre meallerde çelişki olmaması lazım ama bakıyorsun ki mealler baştan sona çelişkilerle dolu. Müslümanlar bunlardan rahatsız olmuyor. Bunları en çok ateistler ve deistler dile getiriyor. Beyni hurafelerle yıkanmamış insanlar bir meal alıp okuduklarında alttaki mesajları yazabiliyor? Sorun nerede, kimde?

dinden çıkanlar

Meallerdeki çelişkiler tercüme hatalarından kaynaklanmaktadır. Üstteki mesajları yazanlar aslında Kur'an'ı okumadı, meal okudular. Kur'an başkadır meal başkadır. Meal bir insanın yaptığı Kur'an tercümesidir. Kur'an'da çelişki yoktur. Meallerde tercüme hataları vardır. İnsanlar meallerdeki tercüme hatalarından dolayı deist oluyor. Bu sitede, meallerde çelişkilere neden olan tercüme hatalarını göstermeye çalıştım.

Bu Sitede Ne Var?

1 - Dileme diye Çevrilen Şae Fiili

Bu sitede ağırlıklı olarak, en büyük tutarsızlıklara neden olan, dileme diye çevrilen Şâe شاء fiilinin doğru anlamı kullanılarak ayetlerin aslında ne anlama geldiğini yazdım ve seçtiğim 23 mealle kıyasladım. Mesela 16. sure olan Nahl 9. ayetin meali şöyle; Doğru yolu göstermek Allah’a aittir. Yolun eğrisi de vardır. Allah dileseydi, hepinizi doğru yola iletirdi. Ateist ve desitler bu ayeti okuyunca "madem doğru yolu göstermek Allah'a ait neden herkesi değil de dilediğini doğru yola iletiyor" diyor. Bir örnek daha vereyim; 76. sure olan İnsan suresinin 29. ayetin mealinde İşte bu bir öğüttür. Dileyen, Rabbine ulaştıran bir yol tutar diyor 30. ayetin mealinde ise Allah’ın dilemesi olmadıkça siz dileyemezsiniz diyor. Allah dilemeden ben de istek dahi oluşmuyorsa İşte bu bir öğüttür. Dileyen, Rabbine ulaştıran bir yol tutar demenin ne anlamı var? Bütün bu ayetlerdeki problem Şae fiilinin yanlış bilinmesinden kaynaklanıyor.

2 - İstiare-i Temsiliye Yoluyla Verilen Örnekler

Diğer ele aldığım ayetler, Allah'ın istiare-i temsiliye yoluyla verdiği örneklerin tercümesindeki hata. Mesela bismillah daha ikinci sayfada Bakara suresinin yedinci ayetinde Allah'ın inanmayanların kalbini, gözünü, kulağını mühürlediği yazıyor. İnsanlar buraya takılmadan geçebilirse on yedi yirminci ayetler arasında tekrar inanmayanların kalbi, gözü, kulağı mühürlü olduğu olduğu yazıyor. Burayı da geçebilirse yirmi altıncı ayette Allah'ın insanları saptırdığı yazıyor. İnsanlar bunun gibi tercümeleri gördükçe "bu nasıl Tanrı ki insanların kalbini, gözünü, kulağını mühürlüyor, sonra da saptırıyor" deyip Kitab'a, dine inancını kaybediyor, üstteki gibi mesajlar yazıyor. Deizme giden yol yanlış tercümelerden başlıyor. Yandaki menüden bunun gibi ayetlerin doğru tercümesini görebilirsin.

3 - Katledilen Şirki Anlatan Ayetler

Müfessirler mecaz ifadeleri düzgün tercüme etmediği, şae fiilnin anlamında bir problem olması gerektiğini düşünemediği gibi bir de gayet açık olan şirk ayetlerini doğru tercüme etmemiş. Bu ayetlerin mealindeki problem; Allah'ın şirki anlattığı Arapça min dunillah ifadesini ve bununla beraber gelen tapmak, ibadet etmek gibi ifadeleri anlayacağımız şekilde tercüme etmemiş olmaları. Bu kelimeleri içine alan ayetleri "Allah'tan başkasına taparlar" diye tercüme etmişler. Halbuki bu ayetlerde Allah şirke giren insanları şöyle tanımlıyor; Allah ile arlarına birini alırlar, ondan yardım isterler. Menü'de şirk'i anlatan bu ayetlerin bazılarında Abdülkadir Geylani'den, İmam Rabbani'den yardım isteyen Müslümanları örnek verdim. Bu ayetleri "Allah'tan başkasına taparlar" diye tercüme edince şirkin ne olduğu görünmüyor.

Ağırlıklı olarak bu üç konudaki ayetleri ele aldım. Bunların dışında ateistlerin ve deistlerin diğer eleştirdiği konular olan Huri nedir? Cariyelerle cinsel ilişki mümkün mü? İslamda kadınlar dövülebilir mi? Faiz, oruç, kader konularındaki ayetlerin meallerindeki tercüme hatalarını da ele almaya çalıştım.

Meallerdeki Hataların Üstünü Mü Örtüyorum?

ateistlerin Kuran eleştirisi

Benim bu sitede yaptığım çalışma, üstteki görseli hazırlayan arkadaşın eleştirdiği gibi Kur'an'ı hataları olmasına rağmen doğru gösterme çabası değildir. Kur'an'ı geleneğin din algısıyla tercüme edince ortaya çıkan çelişkileri üstteki görseldeki gibi saçma şekillerde izah etmeye çalışanlar var. Bu sitede böyle bir şey yok. Meallerdeki bu hataları ortaya çıkaran, düzgün bir meal yazan Süleymaniye Vakfı'dır. Ben bir kaç on yılın çalışmalarının sonucunu herkesin anlayabileceği bir dille bir araya getirdim. Ayetlerin doğru tercümesini okuyan kişin zihninde "zaten böyle olması gerekir" düşüncesi oluşması gerekir. Bunu hissettiğin anda Allah'ın gerçek dini ile yüzleştin demektir.

Müslümanların Hali

Bu site sadece Deistler için değil aynı zamanda Müslümanlar için de. Müslümanlar meallerdeki hatalı, Allah'ın sünnetiyle uyuşmayan ayetlerin tercümelerini görüyor ama düzeltmek için çalışma yapmıyor. Tam aksine, örneğini verdiğim Bakara yedinci ayet gibi tercümelere "Allah insanların kalbini neden mühürler" diye açıklama yazmaya çalışıyorlar. İşin içinden çıkamadıkları için de "meal okumayın" diyorlar. Müslümanlar meal okumak zorundadır. Allah'ın indirdiği Kitap'ta ne yazdığından haberin yoksa kayıptasın demektir. Bu site belki hem Ateistler, Deistler hem de Müslümanlar için bir başlangıç olur.