Ayetler

Enfal 9-14. Ayetlerdeki Tercüme Hatası

Alttaki ayetler Bedir savaşı zamanı indi. Bu sayfada mevcut meallerdeki tutarsızlıkları ele alacağım.

Diyanet Vakfı Meali

ENFAL SURESİ

Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım.

9. Hatırlayın ki, siz Rabbinizden yardım istiyordunuz. O da, ben peşpeşe gelen bin melek ile size yardım edeceğim, diyerek duanızı kabul buyurdu.

10. Allah bunu (meleklerle yardımı) sadece müjde olsun ve onunla kalbiniz yatışsın diye yapmıştı. Zaten yardım yalnız Allah tarafındandır. Çünkü Allah mutlak galiptir, yegâne hüküm ve hikmet sahibidir

11. O zaman katından bir güven olmak üzere sizi hafif bir uykuya daldırıyordu; sizi temizlemek, şeytanın pisliğini (verdiği vesveseyi) sizden gidermek, kalplerinizi birbirine bağlamak ve savaşta sebat ettirmek için üzerinize gökten bir su (yağmur) indiriyordu.

12. Hani Rabbin meleklere: «Muhakkak ben sizinle beraberim; haydi iman edenlere destek olun; Ben kâfirlerin yüreğine korku salacağım; vurun boyunlarına! Vurun onların bütün parmaklarına! diye vahyediyordu

13. Bu söylenenler, onların Allah’a ve Resûlüne karşı gelmelerinden ötürüdür. Kim Allah ve Resûlüne karşı gelirse, bilsin ki Allah, azabı şiddetli olandır

14. İşte bu yenilgi size Allah’ın azabı! Şimdilik onu tadın! Kâfirlere bir de cehennem ateşinin azabı vardır

Akla Takılan Sorular

Müslümanlar Allah'tan yardım istemişler, Allah da 1000 melekle yardım edeceğini söylemiş. Müşriklerin ordusu kaç kişiydi? 1000'den azdı. Allah 12. ayetteki vurun boyunlarına! Vurun onların bütün parmaklarına emrini meleklere verdiyse 1000 melek 1000'den az Müşrik ordusunu etkisiz hale getirirdi, o zaman ne oldu da Bedir'de Müslümanlar az kalsın kaybediyordu? Kaynaklarda bu savaşın sonunda 14 Müslüman 70 de müşriklerden öldüğü yazıyor. 1000 melek 1000'den az Müşrik ordusuna saldırırsa 70'den çok fazla müşrik ölmesi ve Müslümanların galip gelmesi gerekirdi.

Müslümanlar ayetler üzerinde düşünmeyi çoktan bırakmış. Tutarsızlıklarla dolu mealleri okuyan insanlar da Allah inancını kaybetmemek için deist oluyor. Yazdığım eleştirinin aynısını yapan birini göstereyim.

bedir savaşında yardıma gelen 1000 melek eleştiri

Ben bu sitede Kur'an'da "dileme" diye tercüme edilen şae fiilinin doğru kullanımını göstermeye çalışıyorum. Bu fiilin anlamı yanlış bilindiği için mealler tercüme hatalarıyla, tutarsızlıklar dolu hale gelmiş. Allah savaş kazanmanın ölçüsünü Al-i İmran 13. ayette bildirmiş. Bu ayette de şae fiili var, ayet şöyle;

AL-İ iMRAN SURESİ

Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım.

13. (Bedir’de) Karşı karşıya gelen iki toplulukta, sizin için bir belge vardır. Bir topluluk Allah yolunda savaşıyordu, diğeri ise kâfirlerdi. (Müminler) onları göz kararıyla kendilerinin iki katı görüyordu. Allah, görevini yapanı[1*] yardımıyla destekler. İleri görüşlüler için bunda (bu savaşta) bir ibret vardır.

[*] Şâe = شاء fiilinin kökü, “bir şeyi var etme” anlamında olan şey =شيء’dir. Özne insan ise tercihinin gereğini yaptı” anlamına gelir. (Bkz. Müfredât). Kişinin yapması gereken, üstüne düşen görevdir.

Al-i İmran 13. ayet hakkında daha fazla açıklama için ilgili sayfaya bakabilirsin. Al-i İmran 13. Ayet Şae Fiili

Kim savaşta yapılması gerekeni yaparsa o galip gelir. Müslümanlar bu yüzden kendi başlarına değil de Allah'ın yardımıyla galip geldiler. Allah vurun boyunlarına! Vurun onların bütün parmaklarına emrini meleklere değil Müslümanlara vermişti. Allah melekleri neden gönderdiğini 10. ayette söylüyor; Allah bunu (meleklerle yardımı) sadece müjde olsun ve onunla kalbiniz yatışsın diye yapmıştı. Melekler savaşmak için gelmedi, manevi destek için geldiler. Enfal 9-14. ayetlerin doğru tercümesi şöyle;

Süleymaniye Vakfı Meali

ENFAL SURESİ

Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım.

9. Hani o gün (Bedir’de) Rabbinize yalvarıp yakarıyordunuz. O da “Ardı ardına gelen bin melek ile sizin imdadınıza yetişiyorum” diye cevap vermişti.

10. Allah bunu size, sırf bir müjde olsun ve kalpleriniz yatışsın diye yapmıştı. Yoksa zafer, sadece Allah katındandır[*]. Daima üstün olan ve bütün kararları doğru olan Allah’tır.

[*] Zafer meleklerin yardımıyla olmaz. Allah zaferi doğru tercihte bulunana verir. (Bkz: Al-i İmran 3/13) Herşey Allah’ın koyduğu ölçülere göredir.

11. Hani Allah, bir güven duygusu vermek için sizi tatlı bir uykuya daldırmıştı. Sizi arındırmak, şeytanın yol açtığı çöküntüyü gidermek, kalplerinize metanet vermek ve ayaklarınızı sabit kılmak için gökten üzerinize yağmur da yağdırmıştı.

12. Meleklere de şunu vahyediyordu: “Ben sizinle beraberim. Siz müminleri cesaretlendirin. Ben de kâfirlerin yüreklerine korku salacağım.” Öyleyse (ey müminler) onların boyun köklerine ve parmak uçlarına vurun!

[*] Bu sûrenin 10. ayetine göre Allah Teâlâ melekleri, kâfirleri öldürsünler diye değil; müminler için müjde olsun ve kalpleri yatışsın diye göndermiştir. Bedir savaşında müşriklerin sayısı binden azdı. Gelen bin melek onların boyunlarına ve parmak uçlarına vursaydı, hiçbir müşrik ayakta kalamazdı. Sonradan gönderilen meleklere de gerek kalmazdı (Al-i İmran 3/123-125) . Bu sebeple ayetteki “boyunlarının üstüne ve parmak uçlarına vurun” emri meleklere değil, müminlere verilmiştir.

13. Çünkü bu kâfirler, Allah’ın ve elçisinin karşısında yer aldılar. Kim Allah’ın ve elçisinin karşısında yer alırsa bilsin ki Allah’ın cezalandırması çetindir.

14. Haydi tadın o cezayı bakalım. O kâfirler için bir de ateş azabı vardır.

Seçtiğim Meallerde Nasıl Tercüme Edilmiş?

Eğer çok okunan mealler arasında doğru tercüme varsa yeşil doğrulama işaretiyle belirtim.

  1. Ali Akın

    12. O zaman Rabb’in (imdada gelen) meleklere şöyle vahyetmişti: “Şüphesiz Ben, sizinle beraberim. Haydi, iman etmiş olanlara (onların ruhaniyetlerine zafer müjdesiyle, mü’minleri düşmanlarına çok göstermekle, düşmanlarıyla savaşmakla) sebat verin. Ben, o kâfirlerin yüreklerine korku salacağım. Haydi, vurun onların boyunlarına; vurun onların parmaklarına (parmak uçlarına)!”

  2. Bayraktar Bayraklı

    12. “Ben sizinle beraberim. İmanı olanları sağlamlaştırınız. İnkâr edenlerin kalplerine korku salacağım. Vurun boyunlarına, vurun onların bütün parmaklarına!”

  3. Diyanet İşleri

    12. O sırada rabbin meleklere şunu vahyediyordu: Şüphesiz ben sizinle beraberim, iman edenlerin sebatlarını pekiştirin. Ben inkâr edenlerin kalplerine korku salacağım, artık boyunlarının üzerinden vurun, onların bütün parmaklarına vurun.

  4. Diyanet Vakfı

    12. Hani Rabbin meleklere: «Muhakkak ben sizinle beraberim; haydi iman edenlere destek olun; Ben kâfirlerin yüreğine korku salacağım; vurun boyunlarına! Vurun onların bütün parmaklarına! diye vahyediyordu

  5. Edip Yüksel

    12. Efendin meleklere, "Sizinle beraberim, gerçeği onaylayanları destekleyin. İnkârcıların yüreğine korku salacağım. Vurun boyunlara, vurun onların her parmağına" diye vahyediyordu.

  6. Elmalılı Hamdi Yazır

    12. İşte o anda Rabbin meleklere şöyle vahyediyordu: «Ben sizinle beraberim, müminlere sebat verin. Kâfirlerin yüreğine korku salacağım, hemen boyunlarının üstüne vurun, parmaklarına, parmaklarına vurun».

  7. Hakkı Yılmaz

    12. Ve hani, Rabbin doğal güçleri programlıyordu: “Şüphesiz Ben, sizinle beraberim, haydin inanmış kimselere sebat verin. Ben, kâfirlerin; Kendimin ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmiş olan kimselerin yüreğine korku salacağım, hemen boyunların üstüne vurun, onlardan tüm parmak uçlarına/eklemlerine de!”

  8. Hasan Basri Çantay

    12. Hani Rabbin meleklere: «Şübhesiz ki ben sizinle beraberim. Haydi îman eden (o mücâhîd) lere sebat ilham edin» diye vahyediyordu. «Ben, kâfirlerin yüreklerine korku salacağım. (Ey mü’minler) hemen vurun boyunlarının üstüne, vurun onların her bir parmağına» (diyordu).

  9. Hasan Tahsin Feyizli - Feyzü'l Furkan

    12. O vakit meleklere Rabbin şöyle bildiriyordu: “Şüphesiz ben, sizinle beraberim, siz, iman edenlere dayanma gücü verin. Ben kâfirlerin yüreklerine korku salacağım, hemen vurun boyunlarının üstüne, vurun onların her parmağına.”

  10. Hayrat Vakfı Meali

    12. Yine o vakit Rabbin meleklere şöyle vahyediyordu: `Şübhesiz ben sizinle berâberim; haydi îmân edenlere sebât verin! İnkâr edenlerin kalblerine korku salacağım; haydi vurun (onların) boyunları üstüne! Ve vurun onların bütün parmaklarına!`

  11. Hüseyin Atay

    12. Hani, Rabbin meleklere “Doğrusu, ben sizinleyim, inananları destekleyin. İnkâr edenlerin yüreklerine korku salacağım. Artık onların boyunları üstüne vurun, onların bütün parmaklarının ucuna vurun” diye bildirdi.

  12. İhsan Eliaçık

    12. Hani Rabbin meleklere: "Hiç kuş­kusuz Ben iman edenler/güvenenlerle birlikteyim. Haydi iman edenlere/güvenenlere destek olun. Ben, kâfirlerin yüreğine korku salacağım; vursunlar boyunlarını, kessinler ellerini!" diye vahyetmişti.

  13. Kur'ân-ı Mecid Tefsirli Meal-i Alisi (İsmailağa Cemaati)

    12. Hani Rabbin meleklere vahyediyordu ki: “Şüphesiz Ben (Müslümanlara yardım ve destek hususunda) sizinle beraberim. Haydi, o inanmış olan kimselere (insan kılığında görünüp müjde vererek, sayılarını çoğaltarak ve bizzat harbe iştirak ederek) sebat verin! Muhakkak Ben o kâfir olmuş kimselerin kalpleri içerisine korku salacağım, siz de hemen o (imansız) boyunlar üstüne vurun! Onların tüm parmaklarına tüm mafsallarına da vurun!”

  14. Kur'an Yolu Türkçe Meal ve Tefsir

    12. ani Rabbin meleklere, "Ben sizinle beraberim. İman edenlere sebat verin. Ben kafirlerin kalplerine korku salacağım. Şimdi vurun boyunlarının üstüne. Vurun, onların bütün parmaklarına" diye vahyediyordu.

  15. Mehmet Akif Ersoy

    12. Hani Rabbin meleklere şunu vahyediyordu: "Ben sizinle beraberim, sebat etmeleri için müminleri teyid edin, deyin ki ben kâfirlerin yüreklerine korku vereceğim, siz de kılıcı boyunlarının üstüne çalın, parmaklarının üstüne çalın."

  16. Mehmet Okuyan

    12. Hani Rabbin meleklere “Şüphesiz ki ben sizinle beraberim; iman edenlere destek olun! Ben kâfir olanların yüreğine korku salacağım. Vurun boyunlarının üzerine! Onların bütün parmak uçlarını vurun!” diye vahyediyordu (bildiriyordu).

  17. Mustafa İslamoğlu

    12. Hani o zaman Rabbin meleklere, "Elbet Ben de sizinle beraberim!" mesajını (iletmelerini) bildirdi: Haydi, imanda sebat edenlere direnç ve moral verin; Ben, inkarda direnenlerin yüreklerine korku salacağım! Haydi, vurun boyunlarının üstüne!... Kopartın onların (silah tutan) tüm parmaklarını!.."

  18. Mustafa Öztürk

    12. Yine o zaman rabbin [müminlere ulaştırılması gereken bir müjde olarak) meleklere şöyle bildirmişti: "Ben sizinle/müminlerle beraberim. [O halde, ey melekler! Bu müjdeyi kendilerine ulaştırmak suretiyle) müminleri yüreklendirin. Nitekim ben, o kafirlerin gönüllerine korku salacağım. [Ey Müminler!] Şimdi siz de o müşriklerin boyunlarını vurun, ellerini kırın; onları tam anlamıyla etkisiz hale getirin!"

  19. Ömer Nasuh Bilmen

    12. Hani Rabbin meleklere vahyediyordu ki: «Şüphesiz Ben sizinle beraberim. Haydin, imân edenleri tesbit edin, kâfir olanların yüreklerine elbette korku düşüreceğim. Hemen boyunlarının üstüne vurun ve onların bütün parmaklarına vurun...»

  20. Sadık Türkmen

    12. Hani rabbin meleklere; "Ben sizinle beraberim. İman edenlere sebat/direnme gücü verin. Ben saldırgan kâfirlerin kalplerine korku salacağım. Şimdi vurun boyunlarının üstüne. Vurun, onların bütün parmaklarına" diye vahyediyordu.

  21. Süleyman Ateş

    12. Rabbin meleklere vahyediyordu ki: "Ben sizinle beraberim, siz inananları pekiştirin; ben inkâr edenlerin yüreklerine korku salacağım; vurun (onların) boyunların(ın) üstüne, vurun onların her parmağına!"

  22. Süleymaniye Vakfı

    12. Meleklere de şunu vahyediyordu: “Ben sizinle beraberim. Siz müminleri cesaretlendirin. Ben de kâfirlerin yüreklerine korku salacağım.” Öyleyse (ey müminler) onların boyun köklerine ve parmak uçlarına vurun!

  23. Viyana Kur'an Okulu Kur'an-ı Kerim Meali

    12. Hani Rabbin meleklere: Muhakkak ben sizinle beraberim; imân edenlere (moral vererek) sebatlarını sağlayın, diye vahyetmişti. İnkâr edip duranların kalblerine korku ve dehşet sala cağım. Artık (ey mü'minler,) vurun onların boyunlarını vurun, parmaklarını kırın!

  24. Yaşar Nuri Öztürk

    12. Rabbin, meleklere şöyle vahyediyordu: "Ben sizinle beraberim. İmanı olanları sağlamlaştırın. İnkâr edenlerin kalpleri içine korku salacağım; vurun boyunların üstüne, vurun onların her parmağına."